Ben demistim… Bilmem kaç yilinda, bilmem hangi ayda, bilmem hangi günde, bilmem… Abiye söylemistim, efendiye arz etmistim, babaya izah etmistim, hocayi ikaz etmistim. Evet, bende hatirliyorum sen demistin… Sen var ya sen, bir türlü “biz” olmayan sen… Sen demistin… dinleseydik böylemi olurdu?... Anlasaydik bu duruma düser miydik?
Hepimiz ama hepimiz feraseti açik olan, bilge, tecrübeli, ileriyi gören, cesur, yürekli, cömert, adil, baska ne kaldi ha… Kendini davaya vakfeden… Hepimiz demistik… Ama yapmamislardi…
Yazik degil mi? Sen dediginde dinleselerdi simdi böylemi olurdu? Nerde bulusma yerlerimiz? Tartismalarin sicakligiyla bile kaynayan çaylar… Kitapçilar, dergiler, tiyatrolar. “Kara geceler efendim”ler, sairler ve siirler, kaybolan yillar, gelmeyecek gençlik ve tükenen heyecan.
Sen gerçekten o zaman demistin demesine de simdi neredesin? Biliyorum senin adin Waldo degil ama sen simdi neredesin. Pardon… Duyamiyorum… Yüksek sesle lütfen… Nasil yani simdi sen bir yurt disi baglantili bankada mi çalisiyorsun? … Yani sen isini genisletmek için kredi basvurusunu mu tamamladin. …Su parti kongresinde baskan adayi sen miydin? Yeni nesiller yetistirmek için basini açip görev mi yapiyorsun? Ne yaparsin geçim de zor. Biliyorum sen isçisin, memursun hiç vaktinde yok. Hafta sonlari söyle bir dinlenmelisin. Her kesim ve kesitte örneklemek mümkün ise de sözüm cemaatten disari aziz okuyucu senin durumun farkli sözüm kendime… Kendi nefsime…
Evet, sen dediginde bilseydin ki Kuran’da demis. Evet, sen dediginde bilseydin ki Hz. Muhammed’de demis. Evet, sen dediginde bilseydin ki sahabelerde demis. Evet, sen dediginde bilseydin ki âlimlerde demis. Belki simdi gerçekten böyle olmazdi
Geçmis geçmiste kalmadi bizi de sekillendirdi. Onun için oturup konusunca veya dertlesince çogu kimseden duyarsiniz. ”Ben demistim “ ki sözlerinin sonrasinda geçmise küfretmek, geçmisiyle bogusmak, geçmisiyle kavga etmek… Güya muhasebe yapiyoruz.
Ama bilmiyoruz ki muhasebe bir ilim dali. En az dört yillik bir fakülte bitirip bir yilda ustanin yaninda staj yapmak lazim. Gerçi sen dediginden bu yana yaklasik yirmi bes yil geçti. Kaç fakülte eder, kaç staj biter. Sen hesapla… Ama kardesim Oxford vardi da biz mi okumadik.? …diyor adam
Hakikaten sen simdi neredesin? Hangi hizmet(?)lerle mesgulsün? Yoksa biraktin mi böyle bos(!) isleri Solcu olacagin aklima gelmiyor, sagcida zor olursun. Zaten bunlar biteli yillar oldu. Jakoben laik dayatmalara karsilik anti laik olmak sana yakismaz. Hakikaten sen neredesin? Türkçü saldirilara karsilik Kürtlügünü belki hatirlarsin ama irkçi olamazsin. Liberal, muhafazakâr, demokrat, Allah askina söyle sen neredesin?
Hangi mazeretleri siraliyorsun, hangi sözleri egip bükerek kendini temize çikarmaya çalisiyorsun, hangi öykü ve hikâyelerle hakliligini kanitlamaya çalisiyorsun.
Hani “ikra” ile baslamisti bu din. Bizde okumaliydik. Allah’a imanimiz rabbimizin emriyle peygamberi izleyen bizler Kurani düstur edinmeliydik. Yasantimiz ve ahlakimiz Kuran olacakti. Medine’mizin her evinde Islam ve kuran konusulacak sekilde mücadele edecek, Musab bin Umeyr yol arkadasimiz olacakti... O yol da cehdimiz ve gayretimiz bizi cennete ulastiracakti... Mal da yalan mülk te yalandi… Kadinlar ve çocuklar bizi alikoymamaliydi… Etiketlerimiz… Mevki ve makamlarimiz bizim Ismaillerimizdi… Bu yolda Ibrahim’ler olmaliydik…
Gerçekten simdi sen neredesin? Ve kiminlesin?... Ve de ne yapiyorsun?…
Evet, sen dediginde belki hakliydin, ama bizde o zaman ki bilgimiz, elimizdeki doneler, o zamanki sartlar çerçevesinde ancak ufkumuzun yettigini görüyorduk ve anliyorduk. Bir eksigimiz o zamanki sartlarda bu anlayisimizi belki dünyanin sonu zannettik ama inancin olsun yamuk yapmadik. Yapan yapmisti, günahi boynuna, ama hiç mi hiç hilemiz yoktu. Saf Anadolu çocuguyduk. Teröre sicak bakmadik, elimize silah almadik, Uçuk kaçik marjinal düsüncelerden korunmaya çalistik Dinimizi ögrenmeye çalisirken mezhebimizden utanip mezhep degistirmedik. Hele sucu bucu hiç olmadik… Sucu bucu dediler ama “sahid olun ki biz Müslümanlar dandik”.Bugün o gün olsa hatalarimiza ragmen o sartlarda yine öyle düsünür öyle yapardik…Yaptik ta... Zaman geçti ama okuduk, anladik, fehmettik, degistik, dönüstük, ezildik büzüldük, subat soguklarin da sifir üç depremlerini yasadik. Yasayan adsiz yigitlerin binlercesi elektriklere çarpilip, soruldu, soyundu, terledik, çimenlerin üzerine uzanircasina karlar üstündeki çiplak bedenleriyle titrediler, titredik ve kendimize geldik… Elhamdülillah Rabbime sükürler olsun bas göz üstüne verdiklerine, vereceklerine. Imtihanimizi kolay etsin, tasiyamayacagimiz seylerle bizi karsilastirmasin. Sirat-i müstakimden bizi ayirmasin. Yolun sonuna da pek bir sey kalmadi Ama hala seni merak ediyorum?... Gerçekten sen neredesin?...
Yoksa tedbir diye korkularina kilif uydurup o dedigin seyleri yine mazeret mi saniyorsun?... Birileri ansizin kapini çalip “Gel bakalim” dediginde ne yapacaginin tedbirini hala bulamadin mi? ... Sen bile ne dedigini anladin mi?... Onun için hakikaten sen hala ne diyorsun?
Ama ben sana bir sey diyeyim mi? Korkunun ecele faydasi yok; Kapini çalan herhangi bir insanoglu “Firavun’da olsa, Musa olma sansin var. Ama kapini çalan Azrail ise, ne dersen de para etmez. O zamana kadar yaptiklarina bakilir…
Sonra demedi deme…
Ben demistim… (05.11.2006)
Yüregine saglik Hasan abim Allah razi olsun zülfiyare parmak basiyorsun
Bir dogruyu daha animsattiginiz için yürekten tesekkür ederim
Allah razi olsun Hasan abi. Saglik sihhat ve afiyet ihsan eylesin. Rabbim cümlemizi rizasina nail eylesin.
Çok güzel bir yazi. Eline kalemine saglik Hasan abi
Cihad Uluç